27 Ağustos 2014 Çarşamba

electio

insanın çelişik doğası bazen katlanılmaz bir hal alabilir. doğuştan kötü ve yozlaşmış varlıklar olduğumuza ilişkin herhangi antropolojik veya arkeolojik bir kanıt bulunmamasına karşın, insanın çelişik doğasına her yerde denk gelebilirsiniz. yatağınızın altında, sigaranızın son nefesinde, bazen en yakın arkadaşınızın sözlerinde. yeter ki arayın. yeter ki biraz çaba gösterin.  ve gerçekten olaya yukarıdan bakarsanız, işlerin ne kadar içinden çıkılmaz, insanın çelişik doğasının ne derecede katlanılmaz ve korkunç olduğunu görürsünüz. ama söyleyemezsiniz. söyleyemeyeceğiniz kadar ortadadır. sözüm ona basit erkeklerin itaat beklemelerinin sebebinin ataerkil kapitalist toplum düzeni olduğunu adınız gibi bilir, ama haykıramazsınız. annelerin kutsal sayıldığı bir toplumda teamül haline gelmiş şiddetin patolojikliğini kanıtlayamazsınız. yaşadığınız ülkedeki en saygın insan, saygısız bir mizojinistin tekidir.

varolmayan antropolojik ve arkeolojik kanıtlara istediğiniz kadar dayayın sırtınızı, bir yerden sonra delirirsiniz. eğer benim gibiyseniz endişelenmeyin. zaten delirmişsinizdir. yatağınızın altında, elleri belinde size ne yapmanız gerektiğini söyleyen pofuduk bir yaratıkla çoktan karşılaşmışsınızdır. ağzından tükürükler saçarak size hakaret eder. sonsuz şımarıklığıyla hatanın sizde olduğunu söyler, durmaksızın yanlış olduğunuzu bağırır. ve siz, o pofuduk yaratığın üstüne basıp sen kim köpeksin ki diyemediğiniz için ömrünüzün sonuna kadar suçlanacaksınızdır. çünkü pofuduk yaratıklar problem çözmeyi bilmez. pofuduk yaratıklarla tartışılmaz, çünkü pofuduk yaratıklar, pofuduk yaratıklardır. 

pofuduk yaratıklar istemekten vazgeçmezler. aynı şekilde pofuduk yaratıklar sizden de vazgeçmezler. sizden nefret etmediklerini, sizi her halinizle sevdiklerini söylemekten asla vazgeçmeyeceklerdir. sözüm ona kusursuz vücudunuz, kusursuzdur ve bu konu herhangi bir tartışmaya kapalıdır. dış görünüşünüz haricinde size ait olan ne varsa çöpe atıp o pofuduk mu pofuduk yaratığa itaat ederseniz bravo size. başardınız. pofuduk yaratık tarafından ödüllendirilmeye hak kazandınız. tezgahın altındaki ödülünüzü almaya gidesiniz diye pofuduk yaratığınız sizi kısa bir süreliğine rahat bırakacaktır; 

ancak heveslenmeyin. bir süre sonra sadece kıyafetlerinizle ilgilenen ve bu sebeple dolabınızın içinde yaşayan bıcırık yaratıklar göreceksiniz. sonraları omzunuzda oturmayı pek seven, gerçekleştirdiğiniz diyaloglardan zerre haz etmeyen ve hiç çekinmeden kulağınızın dibinde bağrınıp duran pıtırcık yaratıklar girecek hayatınıza.  minnak yaratıklar, pufidik yaratıklar ve daha nicesi.. günün her saatinde, hayatınızın her döneminde emirler alacak, şekillendirilecek, çiğnenecek ve sindirileceksiniz. 

ta ki istediğini elde edene kadar tepinip ağlayan ve sinir bozmak dışında hiçbir işe yaramayan o egosantrik pofuduğu özlemeye başladığınız ana kadar. halbuki o sizi ne kadar severdi? nereye gitti? neden gitti? ne güzel tüyleri vardı. gitmeseydi? 

işte o zaman her şeyin sustuğunu farkedeceksiniz.

özgür seçimlerinizden söz etmenin gereksizleştiği ölçüde yok oldunuz siz. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder